Dondurmayı Kaliteli Yapan 5 Özellik

Bir top yedikten sonra, bir dondurmanın kaliteli olup olmadığı sorusuna büyük ihtimalle hepimizin iyi kötü bir cevabı olacaktır. Peki neden diye sorduğumuzda kaçımız açık ve net bir cevap verebilir?

Bir dondurmanın tüketicisine verdiği keyif, lezzeti, yapısı, görüntüsü, rengi ve hatta servis edildiği sıcaklık gibi pek çok değişkenin sonucudur. Dondurma, pek çok farklı yapıda malzemeyi bir arada içerdiği için, iyi bir dondurma deneyiminin şartı bu malzemeleri güzel ve doğal bir uyumla birleştirmekten geçer.

O halde dondurmanın kalitesini belirleyen 5 ana özelliğe bir göz atalım.

Dondurmanın içerdiği yağ yüzdesi, dondurmanın yapısını ve lezzetini etkileyen en önemli faktörlerden biridir. Bir dondurmada yağ oranı arttıkça, dondurma daha aromatikleşir, yapı daha kremsi/kaymaksı hal alır.

Yalnız her şeyde olduğu gibi bunda da bir ideal aralık var, bu aralığın üstüne çıktığınızda da hedeflediğiniz ürün özelliklerini kaybetmeye başlıyorsunuz.

Dünyanın farklı kültürleri, dondurmayı farklı yağ içeriklerinde seviyor. Örneğin Avrupa’da ve Amerika’da tüketilen dondurma çok yüksek yağlı, ülkemizde böyle bir dondurma yaptığınızda

Bu madde sanıyorum ki herkesin kaliteli dondurma nedir sorusuna vereceği ilk cevap olacaktır. Doğru, doğal ve kaliteli hammadde, kaliteli bir dondurmanın en önemli şartıdır.

Meyvenin, fındığın, fıstığın esansı vb. yerine taze taze kendisi kullanıldığında ortaya çıkan ürün bambaşka oluyor. Adeta meyvenin, fıstığın kendisini yiyor gibisiniz. YUZU’nun sırlarından biri de tam olarak bu.

Süt, şeker, meyve ve diğer bileşenlerin dondurma haline dönüşene kadar geçtiği süreç uzun ve emek isteyen bir süreç. Tüm bileşenler önce birleştirilip pişiriliyor, kıvamı ayarlanıyor, soğutulup belli bir süre dinlendiriliyor, ve sonra çırpılarak dondurulup son haline getiriliyor.

Buzsuz, kremamsı bir yapı ve güzel bir tat profili elde etmek için bu uzun üretim sürecinde her adımı titizlikle ayarlamanız gerekiyor. Tabi doğru ekipmana sahip olmanız da şart.

Servis sıcaklığı bu konuda aklınıza hiç gelmemiş olabilir, ancak dondurmanın yeme hissiyatı açısından oldukça önemli bir konu. Çok soğuk bir dondurmayı ısırdığımızda, ağzımızdaki tat reseptörleri soğuktan tat alma özelliğine geçici olarak kaybediyor ve yediğimiz şey birkaç ısırıktan sonra tadını belli bir ölçüde kaybedebiliyor.

Dondurmanın aroma bileşenlerinin tam olarak hissedilmesi için dondurmanın tam donuktan ziyade bir miktar yumuşamış şekilde (spesifik olmak gerekirse -15 C civarı sıcaklıklarda) servis edilmesi gerekiyor. Ağız içindeki reseptörlerin ne kadar az donması, dondurmanın lezzetinin o kadar iyi alınması demek oluyor.

Reçete, reçete, reçete. Dondurma farklı yapıda pek çok içerikten oluşur, süt ürünleri, şeker, salep, bitki özleri, meyveler, yağ oranı yüksek fındık ve fıstık gibi kuruyemişler… Bu kadar farklı yapıda bileşeni bir uyum içinde birleştirmek gerçekten pek çok deneme ve birikim gerektiriyor.